Bir evin kalbi oturma odasıdır. Film izlemek, kitap okumak, misafir ağırlamak, belki de hiçbir şey yapmadan sadece dinlenmek, kendine vakit ayırmak, hatta bazen uyumak gibi birçok aktivite burada yapılır. Kalabalık ailelerde adeta bir kent merkezine benzer oturma odaları…
Yalnız ya da daha az nüfuslu evlerde bu alanlar daha çok etkinlik ve birlikte zaman geçirme merkezleridir. Kalabalık ya da değil, her an yaşayan, nefes alan ve bir evi o ev yapan şey oturma odalarıdır. Evimize kimlik katan bu yaşam merkezlerine herkes kendince bir özen gösterir, göstermelidir de… Çünkü baktığımız, yaşadığımız, keyifli anlarımızı paylaştığımız mekanın dekorasyonunun göz alıcı ve şık olması gerektiği gibi her parçasının ya da her alanının kendine özgü bir işlevselliği de olmalıdır.
Bu konuda kesin yargılardan kaçınmak gerektiğini, oturma odası dekorasyonunda ölçütün kendi zevkleriniz olması gerektiğini en baştan söyleyelim. Fakat her öneri ve her bir yeni fikir, başka bir fikri doğurur ve ortaya çok daha özgün fikirler, yeni buluşlar çıkar. Biz de sizlerin dekorasyon fikirlerinizi tetiklemek, oturma odanıza o çok yapmak istediğiniz yenilikçi dokunuşu ararken işlerinizi kolaylaştırmak için bazı ipuçları ve yaklaşım uygulamalarını derlemek istedik.
Oturma Alanları
Contents
Oturma odalarını evimizin merkezi olarak kabul ediyorsak; bu alandaki koltuk ya da kanepelerimizi de oturma odalarımızın merkezi olarak görebiliriz. Bu öyle önemli bir seçimdir ki, oturma odanızın geleceğini belirler.
Eğer hareket etmeyi seviyor ve ev içerisinden hep aynı yerde oturmak sizi sıkıyorsa koltuk tercihinizi kesinlikle bu tavrınıza göre yapmalı; oturma odası içinde farklı alanlar oluşturmalısınız. Kişisel özelliklerinizin zıttı bir oturma düzeni oluşturmak biraz can sıkıcı olabilir. Fazla rahat bir koltuk, hareketli ve enerjik birini bir süre sonra rahatsız edebilir.
Koltukta oturup televizyon karşısında yemek yemeyi sevenlerden misiniz?, Misafirlerinizi salonda mı ağırlıyorsunuz?, Evinizi patili bir dostumuzla mı paylaşıyorsunuz? Evinizde bir çocuk yaşıyor mu? Bu sorulara vereceğiniz cevapların her biri koltuk seçiminizi etkileyecek can alıcı sorulardır. Alacağınız koltuk ya da kanepeyi seçerken kendinize o koltukta ne yapacağınızı sormanızda fayda var. Cevabınız sizi doğru koltuğa yönlendirecektir. Ayrıca koltuğunuzu alırken üzerinde sadece oturmanın yanı sıra, uzanarak ve yatarak denemenizde de fayda var. Koltuk seçiminin ardından oturma odasının geri kalanı hakkında işe koyulmaya başlayabiliriz.
Hedefinizi Belirleyin
Oturma odanızı yenilemeye karar verdiğiniz an, odak noktanızı ve neyi hedeflediğinizi büyük ölçüde belirlemeye başlayabilirsiniz. Artık nasıl bir koltuk alacağınızı biliyorsunuz ve diğer seçimlerinizi de buna göre yapacaksınız. Bu iş planı işlerinizi son derece kolaylaştıracaktır. Bu konuda dekorasyon siteleri ya da Google’da yapacağınız basit bir arama size yardımcı olacaktır.
Nasıl bir ortam oluşturmak istiyorsunuz? Planladığınız gibi bir oturma odasına benzeyen fotoğrafları şöyle bir taradığınızda bile kendinize iş planı hazırlamış olursunuz. Neleri alacağınızı, nelerden vazgeçeceğinizi belirlemek ve bir plana göre hareket etmek size büyük ölçüde zaman da kazandıracaktır.
Merkezinizi Belirleyin
Oturma odanızda birkaç merkez olabilir. En çok oturduğunuz yer nasıl görünmeli? Misafirlerinizin dikkatini ne çeksin istiyorsunuz? Sizin bakmaya doyamadığınız o tablo ya da saksılar nerede durmalı? Oturmaktan sıkılınca nerede nefes almalı? Pencere önüne tatlı bir berjer neden olmasın? Gibi sorular evinizdeki merkezleri belirleyecek ve büyük resmin içindeki küçük detaylara odaklanmanızı sağlayacaktır.
Işık Kullanımı
Doğal ışığın yönü ve miktarı oturma odanıza nasıl bir ışıklandırma yapacağınız konusunda size yol gösterecektir. Işık, salonunuzun genel atmosferini belirleyecek olan en önemli etkendir. Kitap okumaktan hoşlanan biriyseniz genel bir aydınlatma yerine yönünü kolayca değiştirebileceğiniz, tek bir yere odaklanan şık dekoratif bir okuma lambası tercih edebilirsiniz. Yemek masanız salondaysa onun etrafında etkili bir atmosfer oluşturmak için asma lambalar kullanabilirsiniz. Duvarlarınızda çeşitli figürler, çerçeveler ya da tablolar varsa onları aydınlatmak için tıpkı resim sergilerinde olduğu gibi LED lambalar kullanmayı düşünebilirsiniz.
Odanızı aydınlatan ışıkları dekoratif bir unsur olarak evin içine katmak da güzel bir seçenek ancak onu sadece dekoratif amaçla kullanmak yaşam merkezinizde gerek bir kalabalığa yol açacaktır. Bu yüzden bu seçenek konusunda oldukça dikkatli olmalıyız.
Bazen soğuk bir ortam bile doğru ışık tercihi ile sıcak bir alana dönüşebilir. Bu, ışığın doğru renklerle bir araya gelmesinin ortak başarısıdır. O yüzden evimize gelen doğal ışık kadar evimizde kullandığımız renkler de ışık tercihimizi belirleyebiliyor.
Şimdi sıra renk seçiminde.
Renk Seçimi
Bazı odaların rengini önemsemeyebilirsiniz fakat oturma odanızın rengini kesinlikle önemsemek ve biraz düşünmek zorundasınız. En baştan sevdiğiniz renge karar verip bütün eşyalarınızı buna göre seçip yerleştirebilir ya da eşya tercihlerinizi yaptıktan sonra renge karar verebilirsiniz. Burada seçim sizin. Yine de bu kararı vermeden önce kapı, pencere gibi odanızın değişmez renklerine bir göz atmanızda, bunları belirlemenizde fayda var.
Bir odadaki renk sayısı altıyı geçmemelidir.
Eviniz boyalı olabilir ve boyasının sizi rahatsız etmiyor da olabilir. Böyleyse işiniz çok daha kolay. Elimizde hiç unutmamamız gereken bir kural var. Atacağımız her adımda bu kuralı hatırlayarak hareket edersek, işlerimiz daha kolaylaşır ve seçeneklerimizi filtrelemiş oluruz. Bu kuralın en idealize hali ise bu altın rengin yarısı aynı renk grubundan, diğer ikisi de yan renk grubundan tercih edilmelidir.
Farklı farklı renkler başta kulağımıza hoş gelebilir fakat zamanla gözümüzü fazlaca yoran bir etki yapacaktır. Karmaşadan kaçınmalı ve uzun vadede ferahlık hissi oluşturan renk tonları seçmeliyiz.
Özel Bir Dokunuş
Her ne kadar kataloglar, dergiler size yardımcı olmuş olsa da bu odayı siz dekore ettiniz, her şey tamamen sizin seçiminiz. Bu iş birliğini daha özgün bir hale getirerek salonunuza kendi imzanızı atmanın keyfini yaşayabilirsiniz. Çocukken sevdiğiniz bir çizgi kahramanın figürü, keyifli puf minderler, tablolar, süs eşyaları, mum ya da bir beş çayı köşesi…
Bu söylediklerimizin hepsini yapmak zorunda değilsiniz. Örneğin minimalist bir ev hayal ediyorsanız. Bu az ve öz eşya barındıran salonunuz için sevdiğiniz şekilde, hacimli ve güzel görünümlü mumları tercih edebilirsiniz. Küçük bir dokunuş bile bir anda salonunuzun atmosferini değiştirebilir.
Tüm bu tercihlerinizde aklınızda tutmanız gereken tek şey, odanızın ana renkleri. Çünkü bu renkleri belirlemek için çok düşündünüz. Amacınız bu güzel ahengi tamamlamak olmalı. Yaptığınız her küçük dokunuşu bu ahengi tamamlayacak büyük unsurlar olacaktır ve her biri size ait özgün birer imza.